Sayfalar

BEKLENEN - YORUM


Tanıtım Bülteni

"O resmi ilk gördüğümde adını bile bilmiyordum, gidip gelip defalarca seyrettim o büyülü çifti. Her baktığımda aynı duygular kapladı içimi; derin bir aşk ve keder… Kalbimde bir sancı hissettim, sanki bir yara vardı, kabuk bağlamıştı; ama yeniden kanamaya başlamıştı, acıyordu." dedi kadın. Adam ise şöyle cevap verdi kadına: "Ben bu resimle Viyana'ya gittiğimde tesadüfen karşılaştım ve hala bugün, ilk defa karşılaşmışız gibi aynı şeyleri hissediyorum. O rüyaları hissediyorum resme baktığımda, uzun zamandır tanıdığım; ama unuttuğum birisini hissediyorum, giden diğer yarımı hissediyorum, kalbimin parçalanışını hissediyorum. O uçurumun kenarında öpüyorum seni tıpkı resimdeki o adam gibi; çünkü biliyorum uçurumdan düşüp bu evrene kayacağımızı ve birbirimizi tanımayacağımızı. Sonsuz ayrılığı gördüğümüz için gözlerimiz kapalı bu gerçekliğe, sıkıca sarılmış,uçurumun kenarında zamanın gelmesini bekliyoruz…" Kelimelerin büyülü dünyasında tesadüfi bir yolculuğa çıkarken, fark edeceksin tesadüf diye bir şey olmadığını sen de. Birbirinden farklı insanlara dokunurken, belki de daha önce hiç bilmediğin ya da gözlerini yumduğun gerçek hayatlara da dokunuyor olacaksın. Çığlıklar atılırken duymamak imkânsız; ama kendi çığlığına bile sağırsan yüreğindeki sessizlik yavaşça konuşmaya başlayacak seninle. Yıllardır eksik olan parçana adım adım yaklaşacaksın kelimelerle birlikte. Kim bilir belki de yapbozun tamamlanacak.

Yazarı: Merve Yılmazbilek
Çevirmeni : -
Orjinal Adı: -

Yayınevi : Postiga Yayınları
Goodreads Puanı: -

Seri Sıralaması: -
Safa Sayısı:320

BENİ AŞKA İNANDIR - YORUM


Tanıtım Bülteni

O gün yaptığı tek hata; Espresso'yu Cool Lime Refresha ile aldatmaktı. Fakat hiç ummadığı, görmek istemediği kişi de o gün karşısına çıkmıştı. Dışarıdan bakılınca ne kadar şans işi gibi görünse de, bu tam anlamıyla bir fiyaskoydu. Onunla yüz yüze olmak hayatının kıyameti, azap defterinin gün yüzüne çıkmasıydı. Liseden sonra öğrendiği gerçeklere rağmen kalbini yarı aralık bırakmış ve hep darbelere maruz kalmıştı. Kaderin kendisini sürekli lisede Kaya Yelkenci'ye verdiği büyük dersle sınadığından şüpheleniyordu. Tam hayatını yeniden rayına sokmuşken ve mükemmel bir ilişkisi varken, Kaya Yelkenci'yle bir kafede karşılaşmak tüm sinir sistemini çökertmişti ve hazmedemediği gerçeklerle yüzleşmesine sebep olmuştu. Özge'nin tek yapması gereken onu görmezden gelmekti. Ama bu fikir onun yeni patronu olduğunu öğrenmeden önce geçerliydi. Şimdi onun dayısının şirketinde çalışıyorken, adam başına yarı patron olmuşken ve kendinden nefret ediyorken tek düşündüğü şey; espressonun lanetine uğradığıydı.

Yazarı: Nurdan Keleş
Çevirmeni : -
Orjinal Adı: -

Yayınevi : Postiga Yayınları
Goodreads Puanı: - 5

Seri Sıralaması: -
Safa Sayısı: 592