Tanıtım
Kıyamet melekleri yeryüzüne inip tüm dünyayı yakıp yıktığından bu yana altı hafta geçti. Gündüzleri sokak çeteleri hüküm sürüyor, geceleri korkunun ta kendisi. Bir gün savaşçı melekler küçük bir kızı kaçırdılar, tekerlekli sandalyeye mahkum, aç biilaç halde, ufacık bir kızı. Kızın ablası, Penryn, kardeşini kurtarmak için elinden geleni ardına koymayacak. Buna, aslında düşmanı olan bir melekle bir anlaşma yapmak dahil olsa bile. Raff e, kanatları kesilmiş, gücünü yitirmiş bir melek. Binlerce yıl savaştıktan sonra şimdi hayatı, gencecik bir kızın ellerinde. Penryn ve Raff e, korkunun ve tuhaf yaratıkların hüküm sürdüğü bir dünyada bir başlarınalar, hayatta kalmak için de birbirlerine ihtiyaçları var. Her şeye rağmen sağ kalıp düşman meleklerin inine gitmeliler. Penryn burada kardeşini bulmayı umut ediyor. Raffe ise binlerce yıllık düşmanlarına karşı tek başına savaşıp kanatlarını ve eski gücünü yeniden kazanmayı.
Çevirmeni : Barış Emre Alkım
Orjinal Adı: Angelfall
Yayınevi : Dex Yayınları
Goodreads Puanı: - 3.74
Seri Sıralaması: 1/3
Safa Sayısı: 310
San Francisco şehrinde,Meteor yağmurlarından,yangınlardan,tsunamilerden geriye pek bir şey kalmamış , yağmacılar ve ardından başlayan salgın hastalıklar hayatı daha da zor bir hale getirmiş, yanan binalardan çıkan siyah dumanlar gerçekten korkunç bir görüntü oluşturuyor...
Tüm bunların nedeni , Mahşer gününün Melekleri, modern dünyayı yerle bir eden, milyonlarca, belkide milyarlarca insanın canını alan doğa üstü varlıklar, aralarında Baş Melekler , iblisler, akrep denilen zehirli iğneleri olan melekler ve daha bir sürü tür var..
Penryn, lise öğrencisi bir genç kız, yani bir zamanlar bir okulu vardı artık yerinde yeller esiyor, tekerlekli sandalyeye mahkum Paige adında 7 yaşında bir kız kardeşi ve evlere şenlik deli bir annesi var , kadın görünmeyen varlıklarla, iblislerle konuşup duruyor , başlarına kötü bir şeyler geleceğini düşündüğünden, zamanında tüm parasını verme pahasına kızını en iyi dövüş tekniklerinin öğretildiği kurslara yazdırmış, aslında iyi de olmuş, kitap boyunca çok yararlandı bildiklerinden..
Meleklerin saldırısından sonra birde sokak çeteleri başa bela olunca herkes bulduğu bir binaya yerleşmiş durumda, fakat Penryn ve ailesi de artık başka yere geçmeleri gerektiğinin farkında, en azından yemek bulabilecekleri bir yere , planlarını uygulamak için dışarı çıktıkları bir gece,devasa boyutlarda, bir kaç meleğin kavgasına şahit oluyorlar...
Meleklerden birisi Raffe, fakat karşındaki melekler onu bir konuda itaat etmemekle itham edip, kanatlarını koparıyorlar, zaten olaylar bundan sonra başlıyor, Penryn, annesi ve kardeşine kaçmalarını söyleyip, yere savrulan melek kılıcıyla, Raffe'ye yardım ediyor, fakat bir anda, kötü olan meleklerden biri, Paige'i kaçırıyor ve Penryn annesi o karmaşada kaçıyor...
Penryn kardeşini bulmasında yardımcı olacağını, en azından kardeşini götürdükleri yeri bildiğini düşünerek, kanatları koparıldığı için , yerde kanlar içinde yatan Meleğe yardım etmeye devam ediyor, birlikte zorlu bir yolculuk başlıyor..
Konuyu böyle anlatınca çok güzel bir kitap ama, bu kadar sevilen bir serinin, ilk kitabı için bana göre biraz zayıftı, zira kitabın ilk yarısı çok sıkıldım, yazar gereksiz detaylarla doldurmuş kitabı , yağmalanan bir şehri detaylı anlatması gerekirken , yol boyunca konakladıkları binaların girişindeki tabelaya kadar gereksiz ne varsa anlatmış,mesela yukarıda yorumun girişinde bahsettiğim şehrin halini kitabın son sayfalarında ancak bu kadar net görüyoruz ..
Yazarın kalemi biraz ağır, hareketli sahnelerde bile heyecanlandıramıyor, yalnız bu sözlerim kitabın ilk yarısı için geçerli,kitabın yarıdan sonrası daha güzeldi, Meleklerin yoğun olduğu, Kuş Yuvası diye adlandırılan yerde yaşananlar, insanlardan oluşan ve bir ara bizimkilerin esir düştüğü, Direniş 'in , Kuş Yuvasına saldırısı ve grubun lideri, Obi karakterini tekrar görmek güzeldi :)
Raffe ile Penryn arasında elle tutulur bir yakınlaşma olmadı, kız biraz etkilendi, Raffe pek renk vermedi bir kaç bakış dışında , ama finalinde bir an vardı yakınlaştıkları, onda da sağolsun Raphael kızın burnundan getirdi, ayrıca sevdiğim sahnelerden biri Penryn başına gelenler karşısında meleğin verdiği tepkiydi :))
Kurgu çok güzel, ama yazarın başarıyla aktaramadığını düşünüyorum :)
Puanım
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder