Sayfalar

SAHRA - YORUM



Tanıtım Bülteni


Umutsuz ve başkalarına çözülmez bağlarla bağlı bir aşk onlarınki… 

Mirza ve Sahra, imkânsız ve çok büyük bir aşkın birbirini inkâr eden iki fatihi. 

Sevgi yok, aşk yok Sahra'nın dünyasında… Yanılsamalar dünyasındaki, aptalca hayaller onlar sadece. Umutsa… şekil değiştiriyor kalbinde. Beğenilmek yeter ona. Mirza, onun büyüdüğünü görsün, yeter. Onunla birkaç saat… sadece birkaç saat. Başka dileği yok.

Beni sevdiğini düşündüğüm herkesin beni terk ettiği dünyamda, sevilmek istemiyorum ben artık… Hoyrat ellerime her alışımda kırılan, camdan narin bir oyuncak sevgi.

Sevgi, hayatımdan koparılarak çıkarılan insanlar demek benim için, sevgi terk edilişin ilk işareti.
"Seni seviyorum…" söyleyenin vedası bana.

"Başlangıcı, sonu sadece ben olayım. Sadece benim tenime karışsın teni… Sadece benim olsun Sahra'm. Tüm gizemlerini bana açsın, ruhunda girmediğim tek kapalı oda kalmasın istiyorum."

"Artık ilk adımları atıldı geceyi teslim alan dansın…

Çalılıkların arasından çıktım çoktan. Özenli bir çabayla kurulmuş kapanımın tam ortasında Sahra... Kozasından sıyrıldığında kelebeğin güzelliğinin de ötesi olduğunu kefşediyor gözlerim. Bana açılan sayfanın okunmuş olduğu gerçeği ilk defa canımı yakıyor hayatımda."


Yazarı: Burcu Demet
Çevirmeni : -
Orjinal Adı: -

Yayınevi : Postiga Yayınları
Goodreads Puanı: 4.24

Seri Sıralaması: -
Safa Sayısı: 568




Kitabın ilk satırlarından itibaren, Mirza'nın derinliğinde öyle bir kayboluyorsunuz ki,bir an bu adamın, derin cümlelerinin, yoğun duygularının, kısacası beni biraz yoran betimlemelerinin arasından sıyrılıp,hikayenin ana konusuna hiç ulaşamayacağımı ve hatta Sahra ile hiç tanışamayacağımı düşünmeye başlamıştım :)

Erkek karakterlerin duygularını okumayı seviyorum kabul, ama bu kadarı biraz fazla geldi, bu kadar fazla betimlemeden hoşlanmıyorum karşılıklı diyaloglara yer kalmıyor gibi geliyor bana :)

Kitabın neredeyse tamamı Mirza tarafından anlatılıyor,açıkçası bu olayı pek sevemedim,Sahra diyalog konusunda aksesuar gibi kaldı,yani ikisinin duygularından da eşit derecede yararlansaydık iyi olacaktı..

Sahra çocukken yurt dışına gönderilmiş, aslında güvende olması için uzaklaştırılmış demek daha doğru olur,tuhaf ötesi bir hayatı var,etrafında kimi sevmeye alışmaya başlasa birden bire yok oluyorlar hatta bazılarının sonu ölüm olabiliyor, ve Sahra Mirza'ya çocukluğundan beri aşık...

Betimlemede tavan yapmış erkek karakterimiz Mirza,saçma bir intikam duygusuyla,Sahra'ya yaklaşan sonra aşık olan ve aşkıyla beni boğan bir adam :)

Hikayenin, öylesine karışık bir kurgusu var ki kitaba yorum yapılmasını imkansız hale getiriyor, sürekli geçmişi gizemli bir Sahra çıkıyor karşımıza,birden bire ortaya El Esved diye Biyolojik silah çalışmaları yapan tehlikeli bir örgüt giriyor, yıllarca saklanan sırlar,Sahra'nın sürekli ortalardan kaybolması, en sonuncusunun üzerinden 6 yıl geçmişti,bir Anka dövmesiyle çıktı karşımıza :)

Çok üzgünüm ama hikayede boğuldum,içim sıkıldı,sayfalar bitmedi bir türlü, yazar ne anlatmaya çalışmış,hala anlayabilmiş değilim,olay örgüsü tam bir arap saçı,hikayede kim kimdir kafam karıştı, bölümler bir ileri bir geri atlıyor ama hiçbir sonuca çıkmıyor,,Sahra bir bakıyorum kurban neredeyse üzüleceğim, bir bakıyorum elde silah bir örgütün içinde savaşların ortasında, habire ortadan kaybolup sevdiklerinin hayatı için diye saçmalayıp duruyor, Mirza desen, neyse demeyeyim betimlemeler geliyor aklıma :)


Ben Sahra ve Mirza aşkı göremedim, Mirza'nın abartılarını aşktan sayarsak o ayrı tabi,ayrıca Sahra kadar soğuk bir kadına rastlamak her zaman nasip olmaz :)

Hayatımda beni yoran,ender kitaplardan biri oldu :))



PUANIM





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder